pittsburgh-min

Pennsylvania: Şaşırmanın diğer adı!

Fotoğraflar Pennsylvnia Tourism

‘Şaşırmak’.

Gezmeyi neden bu kadar çok sevdiğimin cevabı bu olsa gerek. Birbirinin benzeri gibi geçen günlerin sonunda şaşırma hissini özlüyor olmam.

Kastettiğim sadece gittiğim yerlerin, bizim yaşantımızdan ne kadar farklı olduğunu görüp mukayese etmekten kaynaklanan şaşkınlık değil.

 

Daha çok ‘ne umdum, ne buldum’ şaşkınlığından bahsediyorum.

Amerika’nın Pennsylvania eyaletindeki Allegheny county ve Pisttbsurgh’e yaptığım ziyaret işte bu tarz bir şaşkınlıkla karşılaştığım ender yerlerden biriydi.

 

Uzun zamandır, zaman makinesine girip 10 yıl öncesinin üniversite yıllarında kendimi bulduğum  ‘bugün sınav vardı çalışmadın mı’ rüyalarımın yerini, ‘yarın seyahate gidiyorsun araştırmadın mı?’ aldı… Yabancı bir ülkeye ziyarete gideceksem, o ülke ile ilgili araştırma yapmak, -neler yapılır , nereler gezilir, oraya has yemek kültürü nasıldır, tarihi nedir- öğrenmek benim için o ülkenin vizesini almaktan bile önce gelir. Gideceğim yer ile ilgili bilgi sahibi olmamak, 

kafamda gezilecek yerler ile ilgili bir plan çıkarmamak, kalabalık önüne çıplak çıkmak gibi hissettirir beni.

 

 

Ancak Pittsburgh’e gideceğim zaman açıkçası çok da zahmet etmedim. “Amerika’nın doğu kıyısına yakın klasik bir Amerikan şehri. Geleneksel yemeği ise bildiğimiz hamburger” deyip geçtim. Oysa oraya gidip ayak bastığımda, bu kadar eğlenceli, keyifli etkinliğin bir arada görünce şaşırdım. ‘Ne umdum, ne buldum.’ Dedim. Hayatımın en eğlenceli seyahatlerinden birini Amerika’nın hiç de turistik bir destinasyonu olmayan Pittsburgh’de yaşadım.

 

Bana ‘iyiki gelmişim’ dedirtti. Pittsburgh ilk sürprizini Manhattan’ı andıran yüksek binaların bulunduğu şehir merkezinden çıkıp, şehrin ‘antik sokaklar’ının yer aldığı Kuzey ve Batı kısmına gittiğinizde yaşatıyor. Alçak, birbirinden farklı renklere boyanmış bu şirin görüntüden sonra insanın içinden bir daha şehrin merkezine dönmek gelmiyor açıkçası.

Laurel Highlands

penn penn-min

Laurel Highlands Pennsylvania ile ilgili her şeyi bir arada bulabileceğiniz bir doğa harikası.

 

Çocuklarınızın başka ülkelerin tarihin sadece kitaplardan okuyarak öğrenmesi istemiyor ve  canlandırma olarak görmesinin öğrenmesine daha fazla katkı edeceğini düşünüyorsanız, o zaman doğru adrestesiniz. Örneğin yaklaşık 250 yıl önce George Washington’un Fort Necessity’de hayatının ilk yenilgisini nasıl yaşadığını canlı olarak görebilirsiniz. Üstelik patlayan tüfekler ve gerçek üniformalarla…

 

‘Eco Tourism’ isminin henüz keşfedilmediği zamanlarda bile Laurel Tepelerinde doğa ile içice bu turizm gerçekleştiriliyordu. Laurel Highlands aynı zamanda insana , ancak Himalaya’larda yaşayan dervişlerin öğretebileceği bir gerçeği yaşatmayı başarıyor. Yani zamanın yavaşlayabildiği gerçeğini. Kolunuzdaki saat ile seneler içinde gelişmiş olan ‘muhtaçlı nefret’ ilişkisine bir süre ara verebileceğiniz realitesini anlamanızı sağlıyor. 

Bob's Creek

penn balık-min

Bob’s Creek’te bileğinize kadar suyun içine girerek balık avlarken, kuşların cıvıltıları, rüzgarda yaprakların birbirleri ile flört edercesine çıkardıkları sesler, bacaklarınıza hafif çarparak bu eşsiz melodiye iyice dinginlik katan suyun sesi, zamanın nasıl geçtiğini insana unutturuyor. Ve eğer benim gibi balık tutmayı beceremeyenlerdenseniz, açıkçası balık tutup tutmamış olmanız umurunuza bile gelmiyor. Doğanın içinde geçen gün bir bakmışsınız, esas amacınıza dönüşmüş. Ancak Laurel Tepelerinde balığa çıkmadan önce mutlaka Pennsylvania Balık ve Bot Komisyonuna müracaat etmek gerekiyor. Av yasağı dönemlerini öğrenmek ve gerekli izinleri almak çok önemli.

 

‘Henüz ermek istemiyorum’  diyenlere ise tavsiyem Fayette County’deki Ohiopyle Eyalet Parkındaki Youghigheny nehrini ziyaret etmeleri ve rafting yapmaları. 3. ve 4. dereceye kadar çıkan Rafting parkurları zaman zaman zorlayıcı olsa da, benim gibi ıslanmayı sevmeyenler, ıslananları, nehrin hemen kenarında geçen bisiklet turuna yazılarak izleyebiliriler.

Blue Knob Ski Resort

penn kayak 1-min

Blue Knob Kayak Merkezi bugüne kadar gittiğim en eğlenceli kayak merkezlerinden biriydi. Oteller daha çok İsviçre’nin dağ evine benzeyen modern görünümden uzak dağ evlerini andırıyor. Ve kayak yapılmadığı zamanlarda, oteldeki ortak alanları sayesinde insanların birbiri ile sosyalleşmesini kolaylıkla sağlıyor. Tabii kayak yaptıktan sonra ağrıyan kollarınız ve bacaklarınızdan hala haliniz kaldıysa…

 

Yıl boyu-özellikle Şubat ayında çeşitli kayak yarışmaları düzenlenirken, en ilgi çekeni 21 yaşından büyükler için düzenlenen ‘Moonlight Ski Compatition-Ayışığı Kayak Yarışmaları’. Adından da anlaşılacağı gibi ,akşam saatlerinde yapılan ilginç bir yarış.

 

Son Snow board yapma denememde kuyruk sokumunu kırmış olan ben ise, ufak çocuklarla birlikte ‘snow tubing’ denilen aktiviteyi tercih etmek zorunda kalıyorum. Dev simitlerin üzerine oturarak bir yamaçtan aşağı kaymak oldukça eğlenceli. Ama oteldeki ortak alanda, popülarite kaybı yüzünden sosyalleşmenizi  engelleyebilen bir unsur!

 

Daha Da Fazlası

penn frank-min

Pennsylvania yemyeşil doğası sayesinde, hareketli spor ve aktivitelere imkan veren bir bölgede olmasına rağmen, bölge sadece bunlardan ibaret değil. Eyaletteki müzeler bir o kadar etkileyici ve yeri geldiğinde ayaklarınızı yerden kesmeyi başarıyor.

 

Pittsburgh’deki ‘Carnegie Museum of Natural History’ müzesinde insanı en sarsan ve etkileyen bölüm dinozorların bulunduğu oda. 2005’te kapatılan ve geçtiğimiz yıl yenilenerek tekrar açılan müzede Mesozoic dönemde yaşamış olan dinozorların gerçek ölçülerinde kemikleri kullanılarak tarihi renovasyonu yapılmış hallerini görebilmek mümkün. Dinozorları gerçek ölçülerinde görmek insana ‘Jurassic Park bir gün gerçekleşmesin lütfen’ duası ettiriyor.

 

Bölgede ziyaret edilmesi gereken bir diğer müze ise Andy Warhol Müzesi. 7 katlık binada yaklaşık 700 sanat eserinin yer aldığı müzede bazı eserler size oldukça tanıdık gelirken, helyum gazıyla doldurulmuş farklı şekillerdeki balonlardan oluşan ‘Gümüş Bulutlar’ gibi enstalasyonlar size sanatın ne olduğunu sorgulatıyor. Video görüntüleri ile desteklenen eserlerin yanı sıra 1962-63 yılları arasında imza attığı ‘Ölüm ve Felaket’ resimlerinin, ona bakanları sarstığını görebilmek mümkün. İnsan bu odadan biraz rahatsız hissederek çıkabiliyor.

Frank Lloyd Wright

bah 5

Son olarak Mimari deha Frank Lloyd Wright’ın ‘Falling Water’ını görmeyi ihmal etmeyin.1991’de Amerikan Mimarlar Enstitüsü tarafından, ‘Amerikan Mimarisinin Tüm Zamanların En İyi Mimari Yapısı’ seçilen bina, ismini , bir şelalenin üstüne konumlanmış gibi durmasından alıyor. İnsan ile doğanın uyum içinde yaşadığı noktasından yola çıkarak ‘organik mimari’ tarzını geliştiren Frank Lloyd Wright’ın yeteneğinden etkilenmemek neredeyse imkansız.

Comments are closed.